15 Temmuz 2014 Salı

Dağınık Olmak Yada Olmamak..

Evde 14 aylık bir bebe olunca,malum gündem bi tabi ki onun üzerinden belirleniyor..Bebe kişisi erkek ve de çok hareketli olunca,peşinde gezmek,ardından toplamak,toplamak ve toplamaktan başka bir şey yapılamıyor haliyle..

Annelik konusunda içgüdüsel davranıp,çocuğu sıkmadan,eğlendirmek ve çoğu şeyi yapmasına izin vermek gibi bir yaklaşım düstur edinince,bu son da kaçınılmaz oluyor..Ama ne yalan söyliyim bu içimdeki miskin kedi'ninde işine geliyor çoğu zaman..Yani bi nev-i karşılıklı mutluluk oyunu bizimki..



Dağıtmasına hatta bazen kırmasına bile izin veriyor,sonra topluyor,topluyor ve topluyorum..Her çekmece'de bambaşka bir sürpriz karşılıyor beni çoğu zaman.Bazen de traji komik anılar..Kendi kendine giyinme çabaları,olur olmadık yerlere taşıdığı kitapları,mandal tutkusu..

Ama hiçbiri onun keşfetmesinden,eğlenmesinden önemli değil..Hee arada bir atarlanıyorum ama o kadar da olsun artık..Zaten bu konuda Sevgili Secce'nin Benim Kirim,Benim Pasağım yazıları en büyük moral kaynağım :)

Bu konuda beni eleştiren,gerek bakışları gerek sözleri ile bunu hissettirenler de var,ama onlara hatırlatmak istediğim şu; Her anne,her çocuk ve yaşadıkları ilişki özel'dir,kim nasıl mutlu oluyor,mutlu ediyorsa o şekilde yaşamalı kendi hayatındaki bu güzel süreci..Ve şunu da unutmamak gerekir ki çocuklu hayatta herşey çok çabuk değişiyor,bugünleri bile özliyeceğimize göre tadını çıkarmak en iyisi..Herkes kendi hayatına odaklansın bi de lütfen rica ediceğim :)

Yani benim için konu Dağınık Olmak Yada Olmamak değil..Hem ne demişler,Mutlu Çocukların,Dağınık Evleri Olur :)

6 Temmuz 2014 Pazar

Delilik Ülkesinden Notlar..


Anne'liğin Dünya üzerindeki tüm dillerde tek bir kelime ile özetlenmesi mümkün olsa,o kelime kesin olarak Deli'lik olur bence..

Zira Deli'lik her daim içinde bilginliğide barındırıyor ne kadar ironik olsa da..Burda kast ettiğim Deli'lik kadın ruhunun kılı 40 yaran yapısından kaynaklı hayat görüşü tabiki :) E bu durumda ufacık,her daim ilgi-sevgi bekleyen bir canlı'ya nasıl bodoslama atlamazki insan :) Ah onu yedi,vah bunu yaptı derken yavaş yavaş nasıl sıyırdığımızın farkında olamadığımızı ve günbegün kendimize bir Delilik Ülkesi oluşturup oradan,o çalar ben oynarım modda devam ettiğimizi düşünüyorum çoğu zaman :)

Benim Delilik Ülkesi'ne dahil olmam yada kendi ülkemi keşfetmem galiba ilk hamileliğime dayanıyor..Herşey yolunda giderken birden acı gerçeklerle yüzleşmem,sonrasında kaybedilen bir bebek,arkasından yaşanılan olumsuzluklar,ah o oldu,vah bu oldu,yok artık tüp bebek yapalım derken,bir baktım ki içimde bir can filizlenmiş ben bilmeden..Peki filizlendi de bitti mi? Hayır,aslında herşey bundan sonra başladı..

Hamileliğim sırasınca içten gelen bir dinginlik akabinde,pekde delirmeden kolaycacık aldım bebeğimi kucağıma..Ama ne zamanki kucağıma aldım,işte o zaman Delilik Ülkesi'nin kapılarını ardına kadar açtım :)

Mesela ilk olarak bana bu blogu açtıran,hatta hala defalarca kendime sorduğum soru peydah oldu başıma..Annemiyim Ben? şimdi..Nasıl,ne yani?Ne yapılacak? bir talimat listesi olsa keşke..Ki ben Dünya üzerindeki en olumsuzlar listesinin 1.'si,nasıl yaparım?

Ama yaptım,gerek iç güdüsel deyin,gerekse öğrenilmiş rol..1 hafta akabinde işi kotardım ve o zamandan bu zamana %99 bebeye kendim baktım..Önce sakinleşmeyi,sonra oğlumu ve kendimi dinlemeyi öğrendim,alıştım ona..Başta ki tüm korkularımın yersiz olduğunu,ama bi yandan da o korkulara hep yenilerinin eklendiğini gördüm..Çok mu pozitif'tim peki bu zaman diliminde?Hayır..Zırıl zırıl ağladığımda oldu,etrafımda herkesi taramak istediğimde..(ki bu hala oluyor arada) 

Annelik konusunda canımı en çok sıkan şey,herkesin her konuda diyecek lafı olması aslında..Kaç kilo? doğdudan başlayıp,Karnı aç,Üşümüş/Terlemiş,Yan yatsın,Böyle yapsın gibi gidebiliyor bu sorular/söylenebilecek olanlar..İyi niyet var tamam,ama suistimal'de var kesinlikle..Herkes bi herşeyi ben biliyorum havasında..Hani söylemese rahat edemiyor bu tipler denir ya aynen öyle..He bi de kadın kadın'ın kurdu valla..En çok kötülük hep hemcinslerden geliyor,ya madem biliyorsun,geçmişsin bu yollardan anlamaya çalışsana beni,ahkam kesmesen,destek olsan olmuyormu be ablacım?

Çocuk öyle tutulur/Yok yok böyle..
Aç bu aç/ Sakın mama verme..
Yürümedimi daha? / Yürüteçe koy yürüteçe..
Konuştumu? 
Hastamı?
Bla Bla Blaaaaa..

Bi susun ya,bi huzur verin..Destek olun sadece,o da istersek..Kendi çocuğumuza dair en doğruyu biz biliriz,Anne'siyiz çünkü..Okuyoruz,araştırıyoruz,deneyimliyoruz..Saygı duyun..Fikir paylaşalım,ama dayatmayın birşeyi..Artık ne biz sizin zamanınızdaki anneleriz,ne de çocuklarız..

Zaten Anne olmak yeterince karmaşık,çoğu zaman delirtici sorular ve bir vicdan muhasebesinden ibaret,daha fazla yük olmayın..

Bırakın Deli'liğimizi delicesine yaşayalım artık :)

Benim Ülke'den Selamlar Herkese..

PS:Delilik Ülkesinden Notlar çok sevdiğim bir yazarın,çok sevdiğim bir kitabının ismi..


 

Blog Template by BloggerCandy.com